Teknolojinin sunduğu imkânlar, sanatın sınırlarını her geçen gün genişletmektedir. Geleneksel ve çağdaş sanat birikimlerinin ışığında, farklı bakış açıları ve yenilikçi teknikler kullanılarak elektronik ortamda yeni sanat eserleri ortaya çıkmaktadır. Bu eserlerin temsil ettiği alana dijital sanat denmektedir. Bu alanda sanatçılar, farklı bakış açıları ve özgün yorumlar kullanarak elektronik ortamda eserler üretmektedirler. Sanat eserinin nesnel varlığını göz önünde bulundurduğumuzda, onu konumlandıracağımız bir mekân olması veya sanat nesnesinin bir mekânda kurgulanması gerektiği ortaya çıkmaktadır. Sanatçının fikrini somutlaştırdığı ve izleyiciyle buluşturduğu alan olarak, mekânın kullanımı ve işlevselliği, zamanla değişen gerçeklik algısı ve gelişen teknolojinin etkisiyle dönüşüme uğramıştır. Dijital mekân kurguları ise bu noktada devreye girerek sanatın mekânsal sınırlarını ortadan kaldırmaktadır. Sanat eserleri artık sanal ortamlarda var olabiliyor ve izleyiciyle etkileşime girebiliyor. Sanal gerçeklik ve artırılmış gerçeklik gibi teknolojiler sayesinde sanatçılar artık mekânın sınırlarını aşarak yepyeni sanatsal dünyalar yaratabilmektedir. Sanal ortamlar aracılığıyla sanat eserleri, fiziksel bir mekâna bağlı kalmadan var olabilir ve izleyiciyle etkileşime geçebilir. Dijital mekân kavramı, bu tür eserlerin yaygın bir şekilde sergilendiği bir alan olmuştur. Teknolojinin sunduğu imkânlar sayesinde dijital mekânlarda yeni deneyimler oluşturulabilir ve mekânları deneyimlememize katkı sağlaya bilirler. Bu bağlamda, mekânın tanımı, sanat eseri oluşturma sürecindeki rolü ve bu süreçteki teknolojik gelişmelerle mekânın değişimi incelenmiştir. Dijital sanat alanında, dijital mekânın bir sanat eserinin oluşum sürecindeki etkileri ve nedensellikleri üzerinde durulmuştur. Sanat tarihinde, mekânın teknoloji ile nasıl değiştiği ve dijital mekânın sanatçıya sunduğu yaratım süreçlerinin anlaşılması, çalışmanın temel hedeflerini oluşturmaktadır.
The possibilities offered by technology are expanding the boundaries of art every day. Drawing on both traditional and contemporary artistic accumulations, new artworks are emerging in electronic media through different perspectives and innovative techniques. The field represented by these works is called digital art. In this field, artists produce works in electronic media using different perspectives and original interpretations. Considering the objective existence of the artwork, it emerges that there must be a space in which to position it or the art object must be constructed in a space. As the area where the artist materializes their idea and meets with the audience, the use and functionality of space have been transformed over time by changing perceptions of reality and evolving technology. Digital spatial constructs come into play at this point, eliminating the spatial boundaries of art. Artworks can now exist and interact with the audience in virtual environments. Thanks to technologies such as virtual reality and augmented reality, artists can now create entirely new artistic worlds beyond the limits of space. Artworks can exist and interact with the audience through virtual environments without being tied to a physical space. The concept of digital space has become an area where such works are widely exhibited. Through the possibilities offered by technology, new experiences can be created in digital spaces and contribute to our experience of spaces. In this context, the definition of space, its role in the process of creating artwork, and the changes in space through technological developments in this process have been examined. In the field of digital art, the effects and causality of digital space on the formation process of artwork have been emphasized. Understanding how space changes with technology in art history and the creative processes that digital space offers to the artist constitute the fundamental objectives of the study.