Kamu ve özelde çalışan tüm çalışanları etkileyen birçok risk etmeni mevcuttur. 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’na göre işveren çalışanlarına sağlıklı bir çalışma ortamı sağlamak ile yükümlüdür. Çalışanları etkileyen birçok risk etmeninden birisi psikososyal risk etmenidir. Psikososyal risk etmeni, rol belirsizliği, mobbing, ücret yetersizliği, kariyer gelişimi, tükenmişlik sendromu gibi etkenlerden oluşmaktadır. Bu etkenlerden biri ise tükenmişliktir. Literatürde çeşitli şekillerde tanımı yapılmıştır. Kısacası, tükenmişlik çalışanın performansını olumsuz yönde etkileyen ve kişisel düzeyde ortaya çıkan, içsel psikolojik bir deneyim olduğu ve işle ilgili kronik stresin bir sonucu şekilde tanımlanabilmektedir. Bu çalışma, sağlık sektöründe görev yapan 445 çalışan üzerinde yapılmıştır. Çalışanlara demografik özelliklerini ve tükenmişlik algılarını ölçen Google form anketi uygulanmıştır. Sağlık çalışanlarının verdiği cevaplar “IBM SPSS Statistics 26.0” programı ile analiz edilerek Cronbach Alpha değeri(α) 0,826 bulunmuştur. Elde edilen bu değer çalışmanın güvenilir olduğunu ifade etmektedir. Verilerin değerlendirilmesinde frekans, yüzde, ortalama ve standart sapma gibi tanımlayıcı istatistikler kullanılmıştır. Verilerin normal dağılımına ve varyansların homojenliğine bakılmıştır. Normal dağılan maddeler için parametrik testler( t-testi ve Anova testi) uygulanmıştır. Verilerin normal dağılmadığı maddelerde ise nonparametrik test (Wann Whitney-U) yapılmıştır. Çalışmadan elde sonuçları incelediğimizde, sağlık çalışanlarının tükenmişlik düzeyi, ideal meslek olamayanlarda yüksek, olanlarda düşüktür. Yaşa ve hizmet yılı arttıkça tükenmişlik düzeyi artmaktadır. Kurumun türüne bağlı olarak da değişmektedir. İl/İlçe Sağlık Müdürlüğü, Toplum Sağlığı Merkezi, Aile Sağlığı Merkezleri ve Acil Sağlık Hizmetleri gibi birimlerde çalışanların tükenmişlik düzeyi yüksek, tıp fakültelerinde çalışanların ise tükenmişlik düzeyi düşük çıkmaktadır. Katılımcıların çoğunluğu, hemşire, lisans mezunu, evli, kamuda çalışan ve 20 yıldan fazla hizmet eden katılımcılardan oluşmaktadır.
There are many risk factors that affect all employees working in public and private sectors. According to the Occupational Health and Safety Law No. 6331, the employer is obliged to provide a healthy working environment for its employees.One of the many risk factors affecting employees is psychosocial risk factor. Psychosocial risk factor consists of factors such as role ambiguity, mobbing, insufficient wages, career development and burnout syndrome. One of these factors is burnout. It has been defined in various ways in the literature. In short, burnout can be defined as an internal psychological experience that negatively affects the performance of the employee and occurs at the personal level and as a result of chronic work-related stress. This study was conducted on 445 employees working in the health sector. A Google form questionnaire that measure their demographic characteristics and burnout perceptions was applied to the employees. The answers given by the healthcare professionals were analyzed with the “IBM SPSS Statistics 26.0” program and the Cronbach Alpha value (α) was found to be 0.826. This value indicates that the study is reliable. Descriptive statistics such as frequency, percentage, mean and standard deviation were used in the evaluation of the data. The normal distribution of the data and the homogeneity of the variances were examined. Parametric tests (t-test and Anova test) were applied for normally distributed items. The nonparametric test (Wann Whitney-U) was used for items in which the data were not normally distributed. When we examine the results obtained from the study, the burnout level of health workers is high in those who do not have an ideal profession and low in those who do. As age and years of service increase, the level of burnout increases. It also varies depending on the type of institution. The burnout level of those working in units such as Provincial/District Health Directorate, Community Health Center, Family Health Centers and Emergency Health Services is high, while the burnout level of those working in medical faculties is low. The majority of the participants are nurses, bachelor's degree, married, working in the public sector and participants who have served for more than 20 years.