Bu araştırma, Arap edebiyatı mirasındaki eserler ve şairlerin şiir derlemelerinde yaygın olan eski bir şiir tarzıyla ilgilidir. Bu tarz, taşınmış olmasına rağmen -gülünçlüğüne rağmen- ihmal edilmiş bir sanattır ve üzerinde perde kaldıracak, psikolojik, sosyal ve kültürel boyutlarını, üretildiği tarihsel bağlamlarda inceleyecek birinin beklemektedir. Bu, hem miras yoluyla hem de doğuştan gelen miras nedeniyle veya barış veya savaş zamanlarında acı verici bir olay sonucunda vücutlarının bir parçasını veya organ işlevini kaybeden cahiliye dönemi şairlerinin şiir örneklerine diyalektik bir yaklaşım aracılığıyla gerçekleştirilir. Bu, sağlıklı insanların sahip olduğu fiziksel gücü tam anlamıyla yaşayamamalarına engel olan engelli şairlerin şiirlerinin örneklerini içeren tarihsel bağlamlarında psikolojik, sosyal ve kültürel boyutlarını araştırır.
Bu araştırma, bu benzersiz türdeki tartışmacı söylemin, nadir olmasına rağmen, dikkate alınmadığını ve bağımsız bir sanat formu olarak görülmediğini vurgulayacaktır. Bu, tek başına ve kısa şiirsel yapılar olarak temsil edilebileceği gibi (tek dize veya kısa şiir parçaları gibi), yoğun sanatsal yapılar içinde dağılmış olarak da görülebilir. Bu yapılar, nesnel bir birlik kriterine uygun olsun ya da olmasın, kısa veya uzun şiirler gibi, şiirsel anlamların dallandığı ve çeşitlendiği yapılar olabilir.
Bu araştırma, İslam Öncesi engelli şairlerin şiirinde, kendi bireysel engellerine veya sakatlıklarına karşı duruşlarını ifade etmek için kullandıkları argümantasyon şekillerini ve sanatsal teknikleri izlemeyi amaçlamaktadır. Cahiliye dönemi şairlerinin birçoğu farklı türden sakatlıklarla mücadele etmiştir; bazıları doğuştan gelirken, bazıları hayatlarında bir olaydan sonra sakat kalmıştır ve bazıları da yaş ilerledikçe sakatlıkla karşılaşmıştır.
This research focuses on an ancient poetic style found in the works of Arabic literary heritage and the collections of its poets. Despite its intricacies, this neglected art form awaits someone to unveil its secrets and study its psychological, social, and cultural dimensions within their historical contexts. This is achieved through a dialectical approach to examples of poetry by individuals with physical disabilities during the pre-Islamic era who suffered the loss of a body part or bodily function either through inheritance, congenital conditions, or as a result of a painful incident during times of peace or war, preventing them from enjoying the full physical strength that healthy individuals possess.
The research will emphasize that this unique form of argumentative discourse, despite its rarity, has not received the attention it deserves as an independent art form. Whether it is manifested in concise and standalone poetic structures, such as individual verses or short poetic pieces, or scattered within intricate artistic compositions, whether or not it meets the criteria of thematic unity, such as short or long poems where poetic meanings may branch out and vary.
The research on the poetry of the disabled individuals in the pre-Islamic era aims to trace the argumentative forms and artistic techniques they employed to express their attitudes towards their own disabilities. A considerable number of poets during the pre-Islamic era suffered from diverse disabilities, some of which were congenital, while others were acquired as a result of certain incidents in their lives, and some were afflicted with disabilities due to the aging process.